8 Ağustos 2012 Çarşamba

ATATÜRK.Atatürk. Dünya lideri Atatürk Sözleri.Gittikçe büyüyen,yüceleşen Dünya liderlerinden. Atatürkü anladıkça,Atatürk anlaşıldıkça;cehalet azalır.





 ATATÜRK.Atatürk. Dünya lideri Atatürk Sözleri.

Gittikçe büyüyen,yüceleşen Dünya liderlerinden. 

Atatürkü anladıkça,Atatürk anlaşıldıkça;cehalet

 azalır.Engin Sayın 



ATATÜRK Sözleri.  Atatürkü anladıkça,Atatürk anlaşıldıkça;cehalet azalır. Engin Sayın











*Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi,
benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.







"Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır."


Ben,manevi miras olarak hiçbir ayet,hiçbir dogma,hiçbir kalıplaşmış 
kural bırakmıyorum.Benim manevi mirasım bilim ve akıldır...
Zaman süratle ilerliyor,milletlerin,toplumların,kişilerin mutluluk 
ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.Böyle bir Dünyada ,asla
 değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek,aklın ve bilimin gelişimini
 inkar olur..

Benden sonra beni benimsemek isteyenler,bu temel eksen üzerinde
 akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçım olurlar.


Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanlara düşmanız.






Yurtta barış,Dünyada barış.


Atatürk yalnız kahraman milletinin büyük şefi olmakla kalmamıştır. O, aynı zamanda insanlığın da 
en büyük evladı olmuştur." (İran Gazetesi







"Ulusun yaşamı tehlike ile karşı karşıya 

kalmadıkça, savaş bir cinayettir."



*Egemenlik,kayıtsız şartsız Ulusundur.





Atatürk, dev bir simgeydi. O, yirminci yüzyılın en görkemli olayını 
yaratan adamdı." (National Tidence Gazetesi, Danimarka











Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre hürmet ederiz. Fikirler, 
şiddetle, top ve tüfekle öldürülemez.




Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, 

dünya tarihinin en önemli simalarından biriydi.

 (Hufvud Stadbladet Gazetesi, Finlandiya





*Hayatta en hakiki mürşit, ilimdir.










Cumhuriyet, düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı 

hür nesiller ister.




Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından 

biri kopmuş demektir.







*Bir millet, savaş meydanlarında ne kadar parlak 

zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak 

sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla kaimdir.





*İnkılap, Türk ulusunun son asırlarda geri

 bırakılmış kurumlarını yıkarak yerlerine, 

ulusun en yüksek uygarlık düzeyine ilerlemesini

 sağlayacak yeni kurumlar koymaktır.



Atatürk, kuşkusuz 20. yüzyılda dünya savaşından önce yetişen 
en büyük devlet adamlarından biridir." (David Ben-Gurion, İsrail Başbakanı)




*Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.













Zaman Tüneli Fotoğrafları



Mazhar Osman Atatürk'le Görüşmektedir.Bir ara 

Atatürk Sorar:
-Osman Bey,bu delilik nasıl bir şey ?
-Gazi Paşam az da olsa herkeste bir parça vardır,

deyince Atatürk :
-Ne demek istiyorsun,bende de mi var ?
Hoşsohbet ve sözünü esirgemeyen biri olan 

Mazhar Osman:
-Ohooo...Sizde herkesten bin beteri var.

İçeride ve dışarıda dört iklim yedi cihana kafa tutmak

 akıllı adamın yapacağı iş mi ?
Atatürk dakikalarca güler


Ekonomisi zayıf bir ulus, yoksulluktan ve düşkünlükten 

kurtulamaz; güçlü bir uygarlığa, kalkınma ve 

mutluluğa kavuşamaz; toplumsal ve siyasal yıkımlardan kaçamaz.




Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, bağımsız, 

daima daha kuvvetli, daima daha refahlı

 Türkiye idealinin bel kemiğidir.
Tam bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıkla olur.














Büyük başarılar, kıymetli anaların yetiştirdikleri

 seçkin evlatlar sayesinde olmuştur.Kadınlarımız 

eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, e

rkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya 

 çalışmalıdırlar.






Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden 

anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek ve

 zekayı geliştirmektir.




Medeni olmayan milletler, medeni olanların ayakları 

altında kalmaya mahkumdur.









*Büyük ve tarihi olayları ancak büyük milletler yaşayabilir.



*Milli sınırlar içinde bulunan yurt parçaları bir bütündür; 

birbirinden
ayrılamaz.





*Cumhuriyet, düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller . 

ister.
Ey
yükselen yeni nesil! İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, 

onu devam
ettirecek sizlersiniz.







(Harb Okulunda 1901)




Cumhuriyet düşüncede, bilgide, sağlıkta güçlü ve 

yüksek karakterli koruyucular
ister.



Cumhuriyet, demokratik idarenin tam ve 

mükemmel bir ifadesidir.












Türk milletinin istidadı ve kesin kararı, medeniyet 

yolunda durmadan, yılmadan
ilerlemektir.
Medeniyet yolunda başarı, yenileşmeye bağlıdır.







*öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı 

hür,irfanı hür nesiller ister.
öğretmenler! Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve 

ordularınızın zaferi için yalnız ortam hazırlar. 

Gerçek zaferi siz kazanacaksınız ve sürdüreceksiniz

 ve kesinlikle başarılı olacaksınız.








Ben sporcunun çevik ve namuslusunu severim. Spor, ahlaktır






Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür.








Tam bağımsızlık denildiği zaman, doğal, siyasal,

 mali, adli, askeri, kültürel ve her alanda tam 

bağımsızlık anlaşılır.
Egemenlik,kayıtsız şartsız Ulusundur.




 7 yaşındayken babasını kaybetti ve yetim kaldı. Yalnız ve içine kapanık biri olarak yaşamaya, oradan oraya sürüklenmeye başladı.

- 8 yaşında okuldan alındı ve köyde yaşadı. Zamanını tarlalarda kargaları kovalamakla geçirdi....


- 10 yaşında yüzü kanlar içinde kalacak şekilde, yeni okulundaki hocasından dayak yedi. Ailesi onu okuldan aldı. Sinirden ve korkudan üç gün evinden çıkamadı.




- 17 yaşında hayalindeki okulun istediği bölümü için gerekli not ortalamasını tutturamadı.

- 24 yaşında tutuklandı, günlerce sorguya çekildi ve 2 ay tek başına bir hücrede hapis yattı.

- 25 yaşında sürgüne gönderildi.

- 27 yaşında kendisinden bir yaş büyük meslektaşı kendisinin de üyesi bulunduğu derneğin çalışmaları ile kahraman ilan edilirken, kendisi hiç önemsenmiyordu. Doğduğu şehrin merkezinde rakibi törenlerle karşılanırken, o kalabalık arasında yalnız başına olanları izliyordu.







- 30 yaşında kendisi başka şehirleri düşman elinden kurtarmaya çalışırken, doğduğu şehir düşmanların eline geçti.



- 30 yaşında amiri, onu kendisinden uzaklaştırmak için başka göreve atanmasını sağladı. Yeni görevinde fiilen işsiz bırakıldı. Aylarca boş kaldı.



- 37 yaşında böbrek rahatsızlığından Viyana'da 2 ay hasta ve yalnız halde yattı.



- 37 yaşında komutan olarak yeni atandığı ordu, dağıtıldı.



- 38 yaşında Savunma Bakanı tarafından görevinden atıldı



.

- 38 yaşında bir toplantıda giyebileceği bir tek sivil elbisesi bile yoktu ve başkasından bir redingot ödünç aldı. Ayrıca cebinde sadece 80 lirası vardı.



- 38 yaşında kendisi için tutuklama kararı çıkartıldı.



- 38 yaşında en yakın beş arkadaşından üçü, onun Kongre temsil heyetine üye olmaması için oy kullandı.







- 39 yaşında idam cezasına çarptırıldı.



Sonra Ne mi Oldu?

42 yaşında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı oldu!







Okuduğunuz öykü efsanevi lider Mustafa Kemal 
Atatürk'e aittir. Şimdi düşünün, sizin başarılı olmanızı 
engelleyen ama Atatürk'ün karşısına çıkmamış bir engel var mı?




Başarınızın önündeki engel ne? Paranız mı yok?
 Atatürk'ün de yoktu! Sağlığınız mı bozuk?
 Atatürk'ün de bozuktu! Çevrenizde sizi 
çekemeyenler mi var? Atatürk'ün de vardı! 
Bazı yakın arkadaşlarınız sizi arkadan mı vurdu?
 Atatürk'e de vurdular! Aileniz çok zengin değil mi?
 Atatürk'ünki de değildi! Amirleriniz hakkınızı mı yiyor? 
Atatürk'ünkini de yemişlerdi! Sizden daha beceriksiz 
ama hırslı insanlar, sizden daha hızlı yükselip 
size amirlik mi yapıyor? Atatürk'ün de başına gelmişti! 
Geçmişte bazı denemeleriniz de başarısız mı oldunuz? 
Atatürk de olmuştu! Hakkınızda idam fermanı çıktığı
 için mi başarılı olamıyorsunuz? Atatürk'ün de başına gelmişti!







Kişisel sorunlar büyük başarıların önünde engel değildir.

Mustafa Kemal kişisel kurtuluş savaşı ile ülkeyi kurtarma 
savaşını birlikte götürebilmişti.

Bilinen bir deyişle ona ''para yok'' dediler, ''bulunur'' dedi,

''düşman çok'' dediler, ''yenilir'' dedi. Ve ''sonunda tüm 
dedikleri oldu. Gençliğe hitabesinde niçin '' vazifeye
 atılmak için içinde bulunduğun şartların imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin'' dediğini sanırım daha iyi anladınız.




























Etiketler: , ,

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa